Şaşırmamak, bu azme hayran olmamak mümkün değil.
Kayseri Uçak Fabrikası ilk açıldığında fabrikanın elektriği yokmuş. Jeneratörlerle çalıştırılmış. Sonra tren yolu yapılmış ve büyük jeneratörler gelmiş. Hirfanlı Barajı yapılıncaya kadar elektrik böyle sağlanmış.
Kendi havaalanı olmadığı için kanatları at arabalarıyla boş arazilere çekilerek uçaklar orada birleştirilmiş.
Fabrikanın inşası sırasında eşek, katır, deve bile kiralanmış.
Gıda ve giyeceğin tamamı Kayseri iç piyasasından karşılanmış. Böylece marangoz, manav, hububatçı, terzi, ayakkabıcı, demirci, bakırcı gibi zanaatkârlara üretim yapma imkanı doğmuş.
Anneler oğullarıyla "Oğlumuz tayyare pavlikasında çalışır." diyerek övünürken; fabrika, fabrikadan öte bir eğitim kurumuna dönüşmüş ve tornacı, frezeci, kaportacı, kaynakçı, motorcu ustaları, şehrin metal sanayisinin temelini oluşturmuş.
Atatürk kimdir? sorusunun binlerce cevabından biri; "Yoklukta uçak üreten, ürettiği uçakları hem satan hem de İran'a hediye bile edebilen kahramandır." olsa gerek.
Yukarıdaki bilgileri, Kayseri-Marka Dergisi'nden alınmıştır. Detaylar ve diğer fotoğraflar bu dergide bulunabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder